Çağımızın hastalığı olarak kabul edilen bel fıtığı kadın erkek farklı yaş gruplarındaki hastalarda görülebilmektedir. Bel fıtığı hastanın yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen ve günlük rutinlerini yerine getirmesine engel olabilen bir sağlık sorunu olma özelliğine sahiptir.
İnsan vücudunun tüm ağırlığını omurganın bel kısmı taşır. Omurların için bulunan esnek diskler vücudun hareketini sağlar. Omur için hava yastığı görevi gören diskler güçlü bağ dokular olarak jöle benzeri bir yapıdadırlar. Yaş almayla birlikte diskler omurlar arasındaki yastık görevlerini tam olarak yerine getirme özelliğini kaybetmeye başlarlar. Bu durumda disklerin bulunduğu yerden taşması, yıpranması ya da yırtılması söz konusu olabilir. Bel fıtığı genellikle son iki bel omurunda ortaya çıkan bir sağlık sorunudur.
Bel Fıtığı Neden Olur?
Yaş alma bel fıtığına neden olan etkenler arasında yer alsa da tek etken değildir. Vücut ağırlığı bel omuru tarafından taşınsa da omurga boyunca uzanan kaslar da bu süreçte önemli bir rol üstlenir. Kaslar hareketsiz kaldığında zamanla işlevlerini yitirerek zayıflarlar. Bunun sonucunda omurgaya fazladan yük binmesine bağlı olarak omurdaki diskler üst üste biner ve fıtıklaşma oluşur.
İnsan vücudu belirli bir ağırlık kapasitesinin üzerine çıktığında diskler aşırı baskıya uğrayarak deforme olabilirler. Bel fıtığı genetik yollarla geçen bir hastalık olmamakla birlikte genler aracılığıyla geçen hasarlı bağ dokusu hastalığı nedeniyle vücut fıtık oluşumuna meyilli bir hal alabilir. Uzun süre ayakta dura ya da uzun süre oturan kişilerle ağır fiziksel güç gerektiren işlerde çalışan kişilerde bel fıtığı görülme riski artar. Ayrıca uzun süre ev işi yapmak ve ağır eşyalar taşımak da bel fıtığı oluşumunu tetikleyen faktörler arasında sayılabilir.
Bel Fıtığı Belirtileri Nelerdir?
Bel fıtığının neden olduğu rahatsızlık her kişide farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Çoğu zaman bel fıtığı ilk belirtilerini ayaklara, kalçalara ya da bacaklara doğru yayılarak ilerleyen ağrı şeklinde verir. Buna ek olarak bel fıtığı belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
- Ayaklarda ve bacaklarda sürekli olarak bir karıncalanma ya da uyuşma olması,
- Kaslarda güçsüzlük hissedilmesi,
- Hareket ederken zorlanma ya da batma yaşanması,
- Sürekli olarak bel ağrısı olması,
- Bacaklara yayılan ağrı bulunması,
- Normalden daha çabuk yorulmaya başlanması,
- İdrarın tutulamaması ya da az miktarlarda da olsa idrar inkontinansı görülmesi,
- Denge kaybı yaşanması ya da ayağın bir anda boşa çıkması,
- Oturma ya da yürüme sırasında zorlanma yaşanması.
Bel Fıtığı Tedavisi Nasıl Olur?
Tüm hastalıklarda olduğu gibi bel fıtığında da erken tanı, tedavinin başarısını etkileyen en önemli unsurların başında gelir. Erken tanı halinde ameliyat gerekliliği oluşmadan bel fıtığı sorununun tedavi edilmesi söz konusu olabilir. Uygulanacak olan tedavi yöntemi bel fıtığının şiddetine ve hastanın mevcut durumuna göre değişiklik gösterebilir. Bel fıtığının durumu değerlendirildikten sonra doktor tarafından ilaç tedavisi ve istirahat önerilebilir. Ayrıca fizik tedavi uygulamaları ile ağrının azaltılması ve hastanın konforunun artırılması hedeflenebilir. İlaç tedavisinin yeterli gelmediği durumlarda enjeksiyon tedavisi uygulanabilir. Yine bir iyileşme sağlanmazsa bu sefer bel fıtığı ameliyatı yapılması gündeme gelir.
Bel fıtığı ameliyatından önce hastaya tomografi ya da MR çekilir. Gerekli tetkiklerin yapılmasıyla birlikte ameliyat planlanır. Bu aşamada hastanın yaşı, genel sağlık durumu ve fıtığın hangi omur aralığında bulunduğu gibi etkenler değerlendirilir. Daha sonra ameliyat gerçekleştirilir.
Bel fıtığı ameliyatı fıtığın derecesine ve bulunduğu bölgeye bağlı olarak lokal, genel ya da spinal anesteziyle uygulanabilir. Bel fıtığı ameliyatı hasta yüzüstü yatar pozisyondayken yapılır. Bel fıtığının bulunduğu bölgede bulunan diske küçük bir müdahalede bulunulur ve kesi atılır. Bel fıtığı ameliyatı genellikle diskektomiyle yapılır. Eğer disklerde dışarı taşma yaşanıyorsa daha farklı müdahaleler yapılması gerekliliği oluşabilir. Bel fıtığı ameliyatının ardından hastanın anestezinin etkisi altından çıkması beklenir ve belirli aralıklarla pansuman uygulanır. Belirli bir süre sonra hasta ayağa kaldırılarak destek yardımıyla birkaç adım yürütülür.
Hasta herhangi bir sorun olmadan yürüdüğü takdirde genellikle 24 saat sonunda hasta taburcu edilir.
Bel Fıtığı Ameliyatından Sonra Nelere Dikkat Edilmelidir?
Bel fıtığı ameliyatından sonra sağlıklı ve hızlı bir iyileşme dönemi yaşanması için istirahat etmek çok önemli olmakla birlikte doktorun belirttiği ölçüde hareket etmeye ve sağlıklı beslenmeye de özen gösterilmelidir.
Hastanın zayıf olan bel kaslarını güçlendirmesi için ameliyattan sonra fizik tedaviye gitmesi istenebileceği gibi hasta doktorunun verdiği egzersizleri evde kendi imkanlarıyla da gerçekleştirebilir. Sürekli hareket halinde olan ve aktif şekilde spor yapan kişilerin ameliyat sonrası iyileşme sürecinin daha hızlı olduğu bilinmektedir. Hastalar bel fıtığı ameliyatından sonra 4 hafta süreyle araç kullanmamalı ve ağırlık kaldırmamalıdır. Ayrıca uzun sürelerle hareketsiz kalmaktan, belde zarara neden olabilecek şekilde eğilme ve sarkma gibi hareketlerde bulunmaktan kaçınmalıdır.
Tüm cerrahi prosedürlerde olduğu gibi bel fıtığı ameliyatlarında da birtakım riskler bulunmaktadır. Bu riskler alanında uzman ve deneyimli cerrahların gerçekleştirdiği bel fıtığı ameliyatlarında minimize edilebilmektedir.
Randevu Alın
Uzmanlarımız
Çalışma Saatleri
Pazartesi – Cuma 9.00 – 19.00Cumartesi 9.00 – 15.00Pazar : Mesai Dışı
Sık Sorulan Sorular
Kas iskelet sistemi ile ilgili ağrı, fonksiyon kaybı, sakatlık ve yetersizliğin tedavisinde elektrik akımı, sıcak-soğuk, çeşitli frekansta ses dalgaları, manyetik alan tedavisi, hidroterapi (su tedavisi) gibi fiziksel ajan ve tekniklerin kullanılmasıdır. Fizik tedavi ağrılı durumun, özürlülük ve engelliliğin etkilerini en aza indirerek kişinin işine ve sosyal yaşama dönüşünü kolaylaştırır.
Herhangi bir nedenle engelli hale gelmiş kişileri topluma kazandırmak için uygulanan tedavilerin bütünüdür. Amaç, özürlü ve engellilere ya da değişik nedenlerle fonksiyonel bağımsızlığını yitirmiş insanlara fiziksel, ruhsal, ekonomik ve sosyal yönden olabildiğince bağımsızlık kazandırmaya çalışmaktır. Hastayla uyumlu ve kapsamlı uygulanan rehabilitasyon programı yatağa ve başkalarına bağımlı kalma süresini kısaltacak ve yaşam kalitesini yükseltecektir.